Hani o arkadaşınızın, çocukları çok iyi idare eden ve destek olan kocası vardır ya? İşte ben o adamla evliyim. Nereden mi biliyorum? Çünkü o adam bana sürekli çocukları ne kadar iyi idare ettiğini ve bana nasıl destek olduğunu söyleyip duruyor.
Dürüst olalım, bir insanın kendi çocuklarını harika bir şekilde idare etmesi bir istisna ya da başarı değil. Hiçbir anne kendi çocuğuna baktığı için ödüllendirilmiyor. Ya da çocuklarımızı büyüttüğümüz için takdir beklemiyoruz. Ama her nedense, çocukların birincil bakıcıları olmayan kişiler, kendi aileleri için yaptıkları yardımı tam da öyle görüyor: yardım.
Kocam da öyle. Çocuklarımızı seviyor ve her şeye dahil olmaktan memnun ama bu yardımı bana destek olarak görüyor. Bunu seviyorum ama ihtiyacım olan bu değil.
Gerçekten destek olmak istiyorsa, aşağıda listede yapması -ve yapmaması- gereken basit şeyler var:
Yardım istiyor muyum sorma, yardım et!
Evdeki karmaşayı görüyorsan ya da dizlerimin üzerinde çamaşırla uğraşıyorsam, kollarını sıva ve işe giriş. Hiçbir anne “Hayır, bunu yaparım, sen keyfine bak” demez. Yardımının değerli ve gerekli olduğunu söyleyebiliriz.
Arkanı topla
Çocukların arkasını toplamak yeterince kötüyken, bir de sen uğraştırma beni. Unutma: ben burada yaşıyorum. Maaşlı çalışan değilim.
İşi bitir
Kocam bulaşıkların yarısını yıkar ve sıkılıp başka bir şeye geçer. Bu onun için çok eğlenceli ama onu yapmadığı işi benim bitirmem gerekiyor. İş yerinde hiçbir işi yarım bırakmıyor, öyleyse evde de bırakmaması iyi olur.
İşimi ciddiye al
Evde çalışan anneler için iş saatleri, çocukların okulda olduğu saatler dahilinde sıkıştırılmıştır. Bazen yetişebilmek için akşamlara ya da haftasonları ihtiyaç duyuyoruz. Bu da eşimizin çocukları devralması anlamına geliyor. Bu da anne çalışıyorsa, çalışıyor demek oluyor. Sakin bir çalışma alanına ve rahatsız edilmemeye ihtiyacı var. Tıpku babanın iş yerinde sahip olduğu gibi.
Yardımını dile getirip durma
Sürekli yardımcı olduğu ifade edince o kadar da yardımcı olmuyorsun. Onlar senin çocukların. Burası senin evin. İşe koyulduğun için teşekkürler ama sen de bu evde yaşıyorsun. Bu senin de işin.
Bana zaman veriyorsan, gerçekten ver.
Sabahları çocukları hazırlayan benim ama zaman zaman çok yorgun oluyorum ve bazı sabahlar biraz uyumaya ihtiyacım oluyor. Böyle günlerde kocam işleri devralıyor ama çocukların çılgınca bağırmasına, koşmasına, içeri girmesine ve kalkana kadar 400 kere odama dalmalarına da izin veriyor. Bana zaman veriyorsa, o zamanı gerçekten istiyorum. Bu da onun çocuklarla ilgilenmesi ve benim rahatsız edilmemem anlamına geliyor.
***
Bu çeviri ilk olarak BlogcuAnne.com‘da yayınlanmıştır. Yazının İngilizce aslını buradan okuyabilirsiniz.
Yorum yapılmamış