Birkaç hafta kadar önce, bir röportaj için bir liste soru geldi. Hızlı cevaplar istediklerini, bazı kelimelerin bende çağrıştırdığı şeyleri yazmam gerektiğini söylediler. Tam bana göre. İlk 14 soru hızla bitti. Fakat son soru beni beni allak bullak etti. Soru şuydu; “Ne tür bir ebeveynsiniz?” Nasıl bir anneyim? Birkaç kelimeyle? Bu nasıl lanet bir soru böyle?
Tekrar döndüm, düşünüp durdum ama o ampul yanmadı bir türlü.
Nihayetinde; “elinden geleni yapmaya çalışan”da karar kıldım, ama soru daha fazlasını istiyordu.
Bu soruya, birkaç kelimeden daha fazla yanıt vermem gerekirse:
***
Çocukları bir şekilde büyümeyi başarmış bir emzirme felaketiyim.
Ebeveynlik okulunun sınıfta kalanıyım.
İstemsiz bir uyku arkadaşıyım.
Arada öfkeyle bağıran biriyim.
Arada bir okul gönüllüsüyüm.
Son dakika siparişlerini pişirmede isteksiz bir ahçıyım.
Şanssız bir küfürbazım.
Teşekkür notlarına inanan ama hep unutan biriyim.
Tüm tuhaf anlarda gülen biriyim.
Gözlerimi deviririm.
Ödevlere yardım etme konusunda yetersizim.
Havuza gidildiyse, banyo yapılmasa da olur’culardanım.
Küçük anların biriktiricisiyim.
Kendi çocuklarımı çok severken, diğerlerini pek sevmeyenlerdeim.
Yuvayı yapmayan dişi kuşum.
İyi niyetle hatalar yapan biriyim.
Telaşsız ama takıntılıyım.
Ağlamayı durduracaksa onlarca yarabandı takabilenlerdenim.
*****
Aslında ben, elinden geleni yapmaya çalışan bir ebeveynim.
Sanırım, verdiğim yanıt o kadar da alakasız değildi.
Peki ya siz ne tür bir ebeveynsiniz?
***
Yazının İngilizce aslını buradan okuyabilirsiniz. Bu çeviri ilk olarak BlogcuAnne.com‘da yayınlanmıştır.
Yorum yapılmamış