Uzun bir ismi var kitabın, nefis de bir kapak resmi. Çok yoğun çalıştığım, çok fazla okuduğum bir yaz öğleden sonrası parkta okumaya başladım kitabı. Kahramanı Camille bizim gibi biri biraz; rutinden sıkılmış, boğulmakta olan. Derken bir “rutinolog”la tanışıyor ve kendine doğru bir yolculuğa çıkıyor.
Rutinolog’un önerilerini adım adım uyguluyor ve kitap boyunca gelişimini görüyoruz. Çeviri oldukça başarılı ve akıcı. Bu öyle “bir kitap okudum hayatım değişti” türünden bir kitap değil. Ya da daha önce duymadığınız şeyleri de söylüyor sayılmaz. Ama bildiğiniz, uygulamaya üşendiğiniz, bir yere yazıp unuttuğunuz şeyleri yormadan hatırlatıyor. Çok pratik fikirler veriyor. Kitabın sonunda da bunları özetliyor; ben bu aralar “zarfları açmak” önerisini takip ediyorum. Bir de bana uzun zamandır ertelediğim düzenli yürüyüş planımı harekete geçirmeye motivasyonu verdi. Özellikle yorgun ve okuma tembelliği diyebileceğimiz “reading slump” denen tıkanmalardan birini yaşıyorsanız harika bir kitap bu. Akıp gidecek ve okuma düzeninize geri döneceksiniz.
Bir de bence kitabın mesajını harika bir şekilde veren ayraç tatlı bir detay. Bu Yan Pasaj Yayınevi’nin fikriymiş, çok yaratıcı buldum. Nihayetinde hepimiz kendi hayatımızın “rutinolog”uyuz.
Yorum yapılmamış