Son altı yılım çılgınca ebeveyn kitapları okumak, geri kalan zamanlarda da yine “ciddili” okumalar yapmakla geçti. Ya mesleki şeyler, ya da ilgi alanlarıma yönelik okumalar. Zihnim yorgun haliyle.
Elif tatildeyken bir kitap paylaştı, kitap zevklerimiz genellikle paralel, aklımın bir yerine not ettim. Ama sonra unuttum. Derken bir Ayşe Arman röportajında çıktı karşıma aynı kitap. Meriç Mekik’i böylece tanıdım ve bayıldım! Bence tam bir başarı öyküsüydü. Sadece kendi mutlu sonunu yazdığı için değil, bir kadının çıkıp “oburum ve aldatıldım” demesi bende hayranlık uyandıran bir şey. Hikayene sahip çıkmak ve en direkt haliyle paylaşmak bence cesur kadınlara göre… Daha iyi tanımak istedim ve kitapları edindim.
Ahh Kalbim ve Al Sana Aşk uzun zamandır okuduğum en eğlenceli kitaplar. Tatilde hissettiren ve rahatlatan cinsten. En sevdiğiniz diziyi çocuklar yatmışken, ev derli topluyken keyifle izlemek gibi… Bu tür kitaplar genellikle dilimize çevrilen cinsten oluyor ve ne kadar keyif alsak da kendimizi bulamıyoruz. Bu kitaplardaki karakterler, olaylar çok tanıdık. Okuduğum kitaplardan, güldüğüm şeylerden bahsediliyor ve ben bunu özellikle çok sevdim. Hikaye başta sarsıcı, aldatılmak var, boşanmak var, gözyaşı ve keder de var yani ama sonra yeni macerelar var!
Haliyle iki kitapta da kendimden çok fazla şey buldum. Gözümden yaş gelene kadar güldüm ve ikisi de akıp gitti. Okurken adeta tatilde gibiydim, bir şey düşünmüyordum. Tam da ihtiyacım olan şey. Nihayet altını çizmeden ve notlar olmadan okuyacağım bir kitap… İkisi de kocaman görünüyorlar ama bir çırpıda okunuyorlar. Özellikle okumanızın durakladığı, kendinizi yorgun hissettiğiniz bir dönemdeyseniz, size kesinlikle deva olacak. Zihniniz rahatlayacak ve kaldığınız yerden devam edebileceksiniz.
İyi varsın sevgili Meriç, iyi ki yazmışsın. Yine yaz, bizim hallerimizi bize anlat. Bizi acıtan şeylerden karnımız ağrıyana dek gülerek bahsetmeye çok öyle çok ihtiyacımız var ki!
***
Bu yazı ilk olarak BlogcuAnne.com‘da yayınlanmıştır.
Yorum yapılmamış